Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunun Tecil Faizi Taleplerine Yönelik Bölge İdare Mahkemesi Kararları Arasındaki Aykırılığın Giderilmesi Hakkında Kararı Yayımlandı!

Yazıyı paylaş

Share on facebook
Share on linkedin
Share on twitter
Share on email

Haksız olarak tahsil edilen verginin tahsil tarihinden itibaren işletilecek tecil faiziyle birlikte iadesi hakkında Vergi Usul Kanunu [VUK] m. 116’da öngörülen düzeltme ve şikâyet yoluna başvurulmasına ilişkin Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunun [VDDK] 02.03.2022 tarihli 2022/1 E. ve 2022/4 K. sayılı Kararı 10.05.2022 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanmıştır.

I. İçtihat Aykırılığının Giderilmesi İstemine Konu Bölge İdare Mahkemesi Kararları:

a. İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 2. Vergi Dava Dairesinin 28.01.2021 tarihli 2021/185 E. ve 2021/205 K. sayılı Kararı:

Uyuşmazlığa konu olayı iş akdi sona erdirilmiş kişilere ikale sözleşmesi kapsamında yapılan ek ödemeler üzerinden kesilen gelir vergilerinin kesinti tarihinden itibaren işletilecek tecil faiziyle birlikte iadesi istemi oluşturmaktadır.

İstem doğrultusunda Lüleburgaz Vergi Dairesi Müdürlüğünce kesintiye tabi tutulan gelir vergilerinin söz konusu kişilere iade edildiği ancak tecil faizi talebinin reddedildiği ilgili kişilere bildirilmiştir.

Başvurucular tarafından söz konusu faiz talebinin reddi hakkında yapılan şikâyet başvurusunun da reddedilmesi üzerine işlemin davacılar yönünden iptali ile iade edilen gelir vergisi için kesinti tarihinden iade tarihine kadar işletilmiş olan tecil faizinin dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle davalar açılmıştır.

Açılan davalar neticesinde Edirne Vergi Mahkemesinin 28/09/2020 tarih ve 2020/272 E., 2020/608 K. sayılı kararında

  • İade edilen vergi tutarı üzerinden tahsil tarihinden itibaren işletilecek tecil faizinin ödenmesi istemiyle yapılan şikâyet başvurusunun reddine dair işlemde hukuka uygunluk bulunmadığına,
  • Vergilendirmede yapılan hata neticesinde davacıdan yersiz olarak kesilen gelir vergisinin, kesinti tarihinden itibaren işletilecek tecil faiziyle birlikte iade edilmesi gerektiğine,
  • Davacının talebi doğrultusunda, iade edilen vergi tutan üzerinden kesinti tarihinden iade tarihine kadar işletilen tecil faizinin dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesi gerektiğine,
  • Dava konusu işlemi davacı yönünden iptal edilmesine karar verilmiştir.

Davalının istinaf istemini inceleyen İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 2. Vergi Dava Dairesinin 28/01/2021 tarih ve 2021/185 E., 2021/205 K. sayılı kararında ise;

  • Olayda, vergiye mûtaallik hesaplarda veya vergilendirmede yapılan hatalar yüzünden davacıdan haksız yere fazla veya eksik istenen veya tahsil edilen bir tecil faizi tutarı bulunmadığından, davacının tecil faizi talebi hakkında VUK m. 116 ve devamı maddelerinin uygulanma imkânı bulunmadığı,
  • Bu sebeple dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmediği,
  • Bu gerekçe ile istinaf isteminin kabulüyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği ifade edilmiştir.

 

b. İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 3. Vergi Dava Dairesinin 23.12.2020 tarihli 2020/2638 E. ve 2020/2511 K. sayılı Kararı

Yine aynı konudaki bir başka uyuşmazlığa ilişkin İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 3. Vergi Dava Dairesinin 2020/2638 E. sayılı dosyasına konu yargılama sürecinde Edirne Vergi Mahkemesi, yukarıda değinilen 28/09/2020 tarih ve 2020/272 E., 2020/608 sayılı kararında yer alan aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle dava konusu işlemi davacı yönünden iptal etmiş ve iade edilen gelir vergisi için kesinti tarihinden iade tarihine kadar işletilen tecil faizinin dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesine karar vermiştir. Ancak bahse konu karar hakkında istinaf incelemesi yapan İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 3. Vergi Dava Dairesi istinaf istemini reddetmiştir.

 

II. İçtihat Aykırılığı Hakkında Karar

İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 2. ve 3. Vergi Dava Dairesi kararları arasında yaşanan aykırılık sonucunda VDDK,

  • Haksız veya fazla olarak tahsil edildiği tespit edilen vergilerin iadesinde ilgilinin ödediği paradan mahrum kaldığı süre zarfında, enflasyon nedeniyle paranın değerinde meydana gelen aşınma ve mülkiyetin gerçek değerinde oluşan azalma nedeniyle faiz ödenmesi gerektiği,
  • VUK m. 112/4’e göre faizin, haksız veya fazla tahsil edilen vergi kapsamında değerlendirilmesi gereken yasal bir unsur olduğu,
  • Bu kapsamda, fazladan tahsil edilen verginin iadesi tam olarak yerine getirilmediğinden asıl alacağın iadesine ilişkin öngörülen düzeltme zamanaşımı süresi içinde, iadeden ayrı ve bağımsız olarak düzeltme ve şikâyet yoluna başvurulmasında hukuka aykırılık bulunmadığı,
  • Aynı zamanda başvurucuların düzeltme başvurusu faiz talebi yönünden kısmen reddedildiğinden faiz ödenmeksizin başvuruculara iade edilen vergiler için işlemiş olan faizin ödenmesi istemiyle yapılan şikâyet başvurularının iade talebinden ayrı ve bağımsız olarak faiz talep edilmesi olarak değerlendirilemeyeceği,

Netice itibarıyla, haksız olarak tahsil edilen verginin iadesi üzerine vergiden bağımsız olarak ve tek başına faiz ödenmesi istemiyle VUK m. 116 ve devamı maddeleri uyarınca düzeltme ve şikâyet yoluna başvurabileceğine oyçokluğuyla karar verilmiştir.

 

Paylaşımlardan haberdar olmak için

Yeni yazılar, haberler ve akademik çalışmalar

Benzer Yazılar

MAGNA HUKUK AVUKATLIK & DANIŞMANLIK KİŞİSEL VERİLERİN KORUNMASI HUKUKU KAPSAMINDA ÇALIŞAN ADAYI AYDINLATMA METNİ

Magna Hukuk, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (6698 sayılı Kanun) kapsamında kişisel verilerin işlenme amaçlarını ve vasıtalarını belirleyen olarak veri kayıt sisteminin kurulmasından ve yönetilmesinden veri sorumlusu sıfatıyla sorumludur.
       
İşbu metinle temel hak ve özgürlükler ve kişisel verileri korumak; Anayasa’ya, insan haklarına ilişkin taraf olunan uluslararası sözleşmelere ve Kanun ile sair mevzuata uygun veri işleme faaliyetinde bulunmak amacıyla Magna Hukuk tarafından yapılan iş başvuruları doğrultusunda işlenen kişisel verilere ilişkin veri sorumlusunun aydınlatma yükümlülüğü kapsamında, çalışan adayı durumunda olan ilgili kişilerin bilgilendirilmesi amaçlanmaktadır. Çalışan adayları, Magna Hukuk bünyesinde çalışmak için başvuruda bulunmuş avukat, stajyer avukat ve idari personel adaylarıdır.
       
İşbu metin Magna Hukuk Avukatlık & Danışmanlık Kişisel Verilerin Korunması ve İşlenmesi Politikası Metni (Politika Metni) ile açıklanan kavram ve ilkelere uyumlu olarak hazırlanmış olup gerektiğinde güncellenmektedir.