Deprem nedeniyle yapıların zarar gören yapılar için alınacak tedbirler ve yapılacak yardımlar hakkında 7269 sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısiyle Alınacak Tedbirlerle Yapılacak Yardımlara Dair Kanun [7269 sayılı Kanun] hükümleri uygulanacaktır.
Deprem nedeniyle kendilerine bina yapılacak veya inşaat kredisi verilecek kişilerin hak sahipliğine ilişkin usul ve esaslar Afet Sebebiyle Hak Sahibi Olanların Tespiti Hakkındaki Yönetmelik [Yönetmelik] ile düzenlenmiştir.
Depremde yıkılan ve/veya hasar gören binalar için yapılacak yardımlar kapsamında dikkat edilmesi gerekenler özet olarak aşağıda açıklanmıştır.
1. Hasar Tespit Raporu Düzenlenmesi
7269 sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısiyle Alınacak Tedbirlerle Yapılacak Yardımlara Dair Kanun [7269 sayılı Kanun] m. 13 hükmü kapsamında, afetin meydana geldiği arazinin durumu ile bütün yapılar ve kamu tesisleri, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca [Bakanlık] kurulacak fen kurulları tarafından incelenerek hasar tespit raporu düzenlenir.
Mal sahibi veya vekili tarafından Kanun’da belirlenen sürelere riayet etmek suretiyle hasar tespit raporlarına itiraz edilebileceği gibi hasar tespit raporları asıl işlemlerle birlikte yetkili mahkemede dava da edilebilir.
Gayrimenkulleri hasarsız tespit edilenlerin veya gayrimenkullerinin hasar tespiti hiç yapılmayanların öncelikle Kanun’da belirlenen sürelere riayet etmek suretiyle idareye başvurması gerekmektedir.
2. Kıymet Takdirinin Yapılması
Afet gören yerlerde hasara uğrayan kısımlar içinde bulunan taşınmaz mallarla, yine aynı yerde, üzerine bina yaptırılmak üzere Bakanlık tarafından tespit edilen taşınmaz malların kıymetleri Kanun’da benimsenen usul ve esaslar çerçevesinde takdir ve tespit edilir.
Yeniden yerleşme yapılmayacak olan afet yerlerinde taşınmaz mallar için kıymet belgesi düzenlenmeyecektir.
Mal sahibi veya vekili tarafından 7269 sayılı Kanun’da belirlenen sürelere riayet etmek suretiyle takdir edilen kıymete karşı yetkili mahkemede dava açılabilir. Açılacak dava 7269 sayılı Kanun’da belirtilen özel usuller dahilinde görülecektir.
İnşa edilecek binalar için tespit edilen maliyet bedellerinden sahiplerine ait kıymet belgelerindeki miktarlar düşüldükten sonra, geri kalanı borçlandırmaya esas tutulur.
3. Hak Sahipliğinin Tayin ve Tespiti
Hak sahipliği, afetzedelerin, yıkılan veya ağır hasar gören binalarla olan mülkiyet ilişkilerini ve yeniden yapılacak binalardan veya verilecek inşaat kredisinden yararlanabilme durumlarını ifade eder. Hak sahibi sayılanlara ya yeniden konut yapılacaktır ya da konut veya işyeri kredisi verilecektir.
Yönetmelik hükümleri kapsamında aşağıda sayılanlar hak sahibi kabul edilebilir:
- Afet sebebiyle, kendilerine ait bulunan konutları yıkılan, yanan veya oturulamayacak derecede ağır hasar gören afetzede aileler,
- Kendilerine ait konutları muhtemel bir afete maruz bulunan aileler,
- Afet gören yerlerin bitişiğinde veya yakınında, üzerinde bina yaptırılmak üzere Bakanlık tarafından tespit edilip imar planına dahil edilen veya bu konutları için kıymet belgesi verilen aileler,
- Afet sebebiyle, dükkân ve fırın gibi işyerleri yıkılan, yanan veya kullanılmayacak derecede ağır hasar gören kimseler
Bunun yanı sıra hak sahipliğinin tespitinde örneğin ebeveynine ait konutta oturan evli kişilerin durumu, müşterek konutlarda oturanların durumu, o bölgede kendisine yahut eşine ait başka konutu veya işyeri bulunanların durumu, birden fazla konutu veya işyeri zarar görenlerin durumu ve hem konutu hem işyeri birlikte zarar görenlerin durumu özellik arz etmektedir ve ayrıca değerlendirilmelidir. Nitekim bu hallerden bazılarında bu kişilere yeniden konut yapılamayacak yahut konut veya işyeri kredisi verilmeyecektir. Bazı hallerde ise ayrı ayrı hak sahipliği söz konusu olabilecektir.
Kiracı ve misafir durumunda olanlar, bu nitelikleri sebebiyle, hak sahibi olamayacaktır.
Ölen bir kimsenin afetzedeliğe ve hak sahipliğine ilişkin hakları mirasçılarına geçmektedir. Mirasçılar birden fazla ise, kendilerine ve eşlerine ait konutu olup olmadığına bakılmaksızın birlikte hak sahibi sayılmaktadırlar.
4. Talep ve Taahhütname Verilmesi
7269 sayılı Kanun kapsamında inşaat kredisi verilmesini ya da bina yaptırılmasını isteyenlerin, mahallî ilân tarihinden itibaren iki ay içinde mahallin en büyük mülkî amirine yazılı başvuruda bulunmaları zorunludur. Hak sahibi niteliğini taşıyanların veya vekillerinin süresi içinde talep ve taahhütname vermeleri gerekmektedir.
Hak sahiplerinin talep ve taahhütname vermelerini sağlamak üzere oluşturulacak ilan metninde, yapılacak inşaat yardımının amacı, mahiyeti, şekli, şartları, kimlerin hak sahibi olabilecekleri, talep ve taahhütname verme süresi ve benzer hususlar belirtilmektedir.
Talep ve taahhütname metninde; afet yerinin il, ilçe, bucak, mahalle ve köy itibariyle adı, hak sahibinin kimliği ve adresi, olmuş veya muhtemel afetin türü, talebin mahiyeti ve konusu, yapı tipleri, yapı kısımları ve boyutları, yerleşme yeri, inşaat süresi, borçlandırma şekil ve süresi ve diğer konularda tespit edilecek şartlara ve esaslara uyulacağı belirtilir. Talep ve taahhütname bir tek metin halinde düzenlendikten sonra hak sahibi tarafından imzalanacaktır.
Talep ve taahhütnameler Yönetmelik m. 20 hükmünde belirtilen şekilde kurulacak Komisyon tarafından değerlendirilir ve hak sahipleri listesi düzenlenir.
Talep ve taahhütname vermiş olsalar dahi hak sahibi olmadıkları Komisyon tarafından tespit edilenlere durum yazılı olarak tebliğ edilir. Tebliğ tarihinden itibaren Kanun’da belirlenen sürelere riayet etmek suretiyle ilgililer veya bunların vekilleri itirazda bulunabilirler. İtiraz komisyonca incelenerek karara bağlanacaktır. Hak sahipleri ve itiraz konusunda nihai karar ise Bakanlık tarafından verilmektedir.
Bu kapsamda 7269 sayılı Kanun hükümlerine göre:
- Kendilerine ait olmayan arsa veya arazi üzerine inşaat ruhsatı almaksızın bina inşa eden yapı sahipleri ile yer kayması, bu baskını, kaya düşmesi ve benzeri sebeplerle imar planında yapı yapılması sakıncalı olarak belirlenen yerlerde ruhsatsız olarak yapılan yapıların sahipleri hak sahibi olarak kabul edilmez.
- Kendisine veya eşine ait o yerde aynı cins müstakil hasarsız başka bir binası veya dairesi olan ailelere bina ve inşaat kredisi verilemez.
- Yıkık olduğu veya ağır, orta ve az derecede hasar gördüğü belirlenen binalardan mülkiyeti tüzel kişilere ait olanlara yardım yapılmaz.
- Deprem nedeniyle ekonomik ve sosyal hayatı kesintiye uğratan dükkân ve fırın gibi binalar için de sahiplerine, mevzuattaki şartlar dahilinde inşaat kredisi verilebilir. Aynı yerde kendisine veya eşine ait müstakil hasarsız başka bir işyeri bulunanlar, bu yardımdan faydalanamazlar.
- Hasarlı bina veya işyeri sigortalı ise yapılacak yardımdan sigorta tutarı indirilmez.
- Zorunlu deprem sigortası kapsamındaki binalar için, 7269 sayılı Kanundan ve ilgili diğer mevzuattan doğan Devletin konut kredisi açma ve bina yaptırma yükümlülükleri, zorunlu deprem sigortası yaptırılmamış olmasının tespit edilmesiyle ortadan kalkmaktadır.
Bu Kanuna göre arsa olarak dağıtılan veya üzerinde bina inşa edilen taşınmaz mallar, hak sahiplerine Kanunda yer alan şartları haiz borçlandırma senetlerinin imzalanması karşılığında verilir.